Perşembe, Temmuz 31, 2008

SANDVİÇ EKMEĞİ

sandwich 002

Sevgili Nüket'in ellerinden çıkan bu muhteşem lezzeti Sevgili BERNA için yayınlıyorum.
Malzemeler;
*1 paket yaş maya,
*2 yumurta,
*1 su bardağı su,
*1 su bardağı süt,
*1 su bardağı sıvıyağ,
*yarım su bardağı kadar toz şeker,
*2 tatlı kaşığı tuz,
*1 tatlı kaşığı mahlep,
*Aldığı kadar un
Hazırlanışı;
1.Mayayı 1 su bardağı suda eritin.
2.Maya eridikten sonra tüm malzemeyi karıştırıp, yoğurarak,üstünü kapatarak mayalanmak üzere sıcak bir ortamda hacmi iki katına çıkıncaya kadar bekletin.
3.Mayalanan hamurdan bir avuç büyüklüğünde parçalar alıp yuvarlayın ve yaplı kağıt serili tepsiye dizin.tepsiye dizerken aralıklarla dizmeye özen gösterin. Çünkü şişecekler.
4.Bu arada fırını 50 derece ısıtın.
5.Hamurların üstlerine yumurta sarısı sürün ve tepsiyi fırına sürün. 25 dakika kadar, sandviçlerin mayalanmasını bekleyin. 25 dakika fırında mayalanan sandviçleri fırından çıkarın.
6.Fırını bu kez 200 dereceye ayarlayarak ısıtın ve sandviçleri tekrar fırına koyun.
7.Kızarıncaya kadar pişirin.
Bu sandviçlerin arasına istediğiniz herhangi bir malzeme koyarak yiyebileceğiniz gibi sade olarak ve yanında peynir ile de yiyebilirsiniz.
Not:Sevgili Nüket,sandviçlerin arasına ızgara külbastı ve köfte ile bahçesinden topladığı sivri biberleri yerleştirmişti ve öğleden sonra atıştırmalık olarak bizlere ikram etti. Özellikle yazlıklarda ve pikniklerde çok pratik ve bir o kadar da lezzetli atıştırmalık olan bu sandviçleri denemenizi öneririm..
sandwich 006

Salı, Temmuz 29, 2008

İRMİK HELVASI-HAYIRLI KANDİLLER

irmik helvası 001
Sayfamı okuyan tüm ziyaretçilerimin kandili mübarek olsun.Yaz olması sebebi ile helvamı ancak iki komşuma dağıtmış olsam da, kandillerde illaki evde özel bir şeyler pişirmek ve dağıtmak beni çok mutlu ediyor. Bir şey yapıp dağıtamasam bile muhakkak kandil simidi alırım.Benim için kandillerde evde muhakkak bir farklılık olmalıdır. Bu gün ablamın tarifi ile irmik helvası yaptım. Merak edenler için işte tarifi;
Malzemeler;( Aşağıda tam ölçüleri veriyorum. Ben bu gün yarım ölçü yaptım)
*250 gr tereyağı,
*Minik bir paket dolmalık çam fıstığı.
*2 su bardağı irmik,
*2 su bardağı süt,
*2 su bardağı şeker,
*2 su bardağı su.
Hazırlanışı;
1.Öncelikle, şeker, süt ve suyu derince bir kaba koyup, şeker eriyinceye kadar karıştırın.
2.Tereyağını ve çam fıstıklarını bir tencereye alıp,fıstıklar pembeleşmeye başlayıncaya kadar kavurun. Ancak tereyağının yanmamasına dikkat edin.
3.Fıstıklar sararınca irmiğide ekleyerek, kavurmaya devam edin ve irmik pembeleşinceye kadar kavurun.
4.İrmik pembeleştikten sonra, su,süt ve şeker karışımını irmiğe ekleyin ve ocağın altını kısarak ve ara ara dibi yapışmasın diye karıştırarak, irmiklerin suyunu çekmesini bekleyin.
5.İrmik suyunu çektikten sonra, 10-15 dk tencerede demlenmesini ve ılınmasını bekleyin ve servis yapın.Ben dondurma kaşığı ile servis tabağına yerleştirdim. İsterseniz minik reçel kaselerini kalıp olarak kullanarak da dekoratif olarak servis tabağına yerleştirebilirsiniz.Afiyet olsun.

Cumartesi, Temmuz 26, 2008

TİRAMİSU ( KEDİDİLİ İLE )

tiramisu 006

Eskiden gerek çay, gerekse de yemek olsun her misafir soframda muhakkak yapardım Tiramisu'yu.Şimdilerde neredeyse hiç yapmadığımı farkettim. Oysa hem lezzetli oluşu hemde hafif bir tatlı oluşundan dolayı hep tercihim olmuştur. Geçen hafta sadece kendim için yaptım bu eski dostu ve tadını ne kadar çok özlediğimi farkettim.Değişiklik olsun diye, baton kek kalıbında ve kedidili ile hazırladım. İşte tarifi
Malzemeler;
*15-16 adet kedidili bisküvi. ( Baton kek kalıbı için )
*1 çorba kaşığı nescafe
*1 su bardağı ılık su.
*2 su bardağı süt
*2 çorba kaşığı un
*1 adet yumurta sarısı
*4 çorba kaşığı şeker,
*1 paket vanilya,
*200 gr labne peynir
*üstüne serpmek için yeterince kakao
Hazırlanışı,
1.Önce, boton kek kalıbınızı streç film ile kaplayın.
2.Süt,un, yumurta sarısı ve şekeri muhallebi kıvamına gelinceye kadar pişirin. Pişince, vanilya ve labne peyniri ekleyerek mikserle 5 dakika kadar çırpın ve ılınması için bekleyin.
3.Nescafeyi, ister şeker katarak,ister sade olarak, 1 su bardağı ılık suda eritip, karıştırın.
4.Kalıbın altına ince bir tabaka halinde kremadan dökün.
5.Kedidili bisküvilerin yarısını, nescafeli suda çok umuşatmadan ıslatın ve kalıptaki kremanın üstüne dizin.
6.Kalan kremanın yarısını kedilillerinin üstüne döktükten sonra, geriye kalan kedidillerini de nescafeli suda ıslatıp, ikinci kat olarak, kremanın üstüne dizin ve kalan kremayla kapatınç
7.Bu hali ile en az 2-3 saat buzdolabında bekletin. Aslında bir gece buzdolabında bekletilirse çok güzel oluyor.
8.Soğuyan tiramisuyu servis tabağına dikkatli bir şekilde ters çevirerek aktarın, streç filmden dikkatli bir şekilde yırdıktan sonra, minik çay süzgeci ile üstüne kakao serpin. Ben kakaonun üstünü rendelenmiş bitter çikolata ve kurutulmuş parça hindistan cevizi ile süsledim. Siz istediğiniz gibi süsleyebilir veya sade servis yapabilirsiniz. Afiyet olsun.

tiramisu 014

Pazartesi, Temmuz 21, 2008

BEBEK KURABİYELERİ-HOŞGELDİN ÖYKÜ NİSA

öykü bebek 003

Bu yıl başından beri, üstüme yapışıp kalan koşuşturmalarımın en güzellerinden biri, aşağıda annesi Esra ( Daha önce Esra'dan BURADA bahsetmiştim ) ile birlikte fotoğrafladığım minik Öykü Nisa Hanım oldu. O henüz 20 günlük. Öykü Nisa kim mi? Ağabeyimin torunu.:) yani "Büyük Hala" oldum. ( Kafa kağıdı çok eskidi çoook:))
Öykü Nisa, hoşgeldin aramıza, Allah sağlıklı, hayırlı, upuzun bir ömür versin sana.
Öykü Nisa'nın mevlüt töreni için yukarıda gördüğünüz melekli bebek ayağı şeklinde, tarçınlı zencefilli kurabiyelerden hazırladım. Kurabiyenin tarifini BURADAN okuyabilirsiniz.
öykü bebek 018

Perşembe, Temmuz 17, 2008

PASTACI.NET AÇILDI...!


Çok uzun süredir yazmak ve resimlerini yayınlamak istiyordum ancak aşağıda da yazdığım gibi Türkiye gündeminden daha da yoğun olan:) kendi gündemim bir türlü fırsat vermedi. Hep aklımdaydı, heyecanı içimdeydi, sizlerle biran evvel paylaşmak istiyordum ama kısmet bu güne oldu.
Çok Sevgili arkadaşım Burcu Gençoğlu ( PASTACI ), uzun zamandır tasarladığı, ancak gerçekleştirmeyi hep ihmal ettiği atölyesini sonunda açtı. Evet yaklaşık 1 aydır Burcu atölyesinde, birbirinden güzel pasta ve kurabiyelerini yapıyor. Atölye hakkında daha ayrıntılı bilgileri Burcu'nun sayfasından da yani BURADAN okuyabilirsiniz.


Vitrin o kadar albenili pastalarla dolu ki; sizi metrelerce öteden mıknatıs gibi çekiyor:)


Kapıdan girerken kocaman bir düğün maket pastası, size hoşgeldiniz diyor:)


Vitrine içerden baktığınızda, dakikalarca maket pastaları sıkılmadan izleyebilirsiniz:)


Gittiğinizde sizi bilmem ama ben gittiğimde bu pastanın önünden ayrılamıyorum. Gidip gelip seyrediyorum:)


Seyrettiğim sadece pastalar değil, renkli ve çeşitli bir sürü kurabiyeyi unutmamak lazım:)


Siz hiç bu kadar şık kurdelayı bir arada görmüşmüydünüz? Hepsi tek tek özenle seçilmiş ve çooook güzeller:)Bu köşeye bayılıyoruuuum....


Bu güzellikleri sadece seyrettiğimi düşünmüyorsunuz değilmi? Geçen gidişimde muhteşem poğaçalar bu gidişimde ise yukarıdaki kurabiyeler ve aşağıdaki muffinler, teker teker mideme bayram ettirdiler. Burcuuuu, kurabiyelerin ve muffinin tarifini muhakkak istiyorum, ofiste resmen kapışıldı ve herkes sana teşekkür etmek istiyooor!



Sevgili Burcu ve yardımcısı Hayriye Hanım'ın güleryüzleri ortama sımsıcak bir hava yayıyor:)


Gidip sizde bu güzellikleri görmek isterseniz, Pastacı.net Atölyesi'nin adresi; Kültür Mah. Esra Sok. Küçükçamlık sitesi D Blok yanı No : 2 GD
Ulus - İstanbul(Akmerkez Ulus kapısını geçtikten sonra Arnavutköy'e inen yokuşun başında- soldan ikinci sokak- yokuşun başında Tiryaki kebap ve Bahçecik Kuaför var)
Telefonu : 0212 358 57 08

İnternet üzerinden sipariş vermek, pasta ve kurabiye çeşitlerini görmek isterseniz de "PASTACI'YI" tıklamanız yeterli.

Benden size tavsiye PASTACI sitesinde bir gezintiye çıkın, memnun kalacağınızdan eminim. Sevgilerimle.....

Cumartesi, Temmuz 12, 2008

NÜKET'İN ZEBRA KEKİ

zebra kek 002

Epey zamadır çok ama çok yoğun günler geçiriyorum.Yılbaşından beri annemin yoğun osteoproz( kemik erimesi ) rahatsızlığı bizi bir hayli üzdü ve yordu. Tabii bu arada Osteoprozun ne kadar önemli bir hasatlık olduğunu, bu güne kadar pek hafife almış olduğumuzu da yeni anladık. Osteoprozla beraber, Troid denen hastalığın, tüm vücudu ve özellikle osteoprozu ne kadar çok olumsuz etkilediğini, troidin muhakkak tedavi edilmesi gerektiğini, kortizon içeren ilaçların kemik erimesinin en baş düşmanı olduğunu, romatizmal hastalıkların osteoprozu çok fazla ilerlettiğini de öğrendik. Ve herşeyden ama her şeyden önemlisinin İyi bir doktora düşmek olduğunu da öğrendik. Yıllardır anneme osteoproz tedavisi yapan, aralarında profesörlerinde olduğu doktor grubunun, troid araştırmasını atlayabileceklerini, romatizma tedavisi yapan ve konusunda çok iyi olduğu söylenen profesörün ise; kemik erimesi olduğu yönünde uyarılarımıza rağmen, kortizonlu ilaç vererek osteoprozun çok fazla ilerlemesine sebep olabileceğini ve tüm bu olumsuzlukları, sıradan bir devlet hastanesinde çalışan bir doktorun ilk gidişimizde fark edişini ve derhal önlem almaya çalışarak hiç değilse, zararı azaltmaya çalıştığını da gördük ve öğrendik.
Bunlarla uğraşırken küçük oğlum Bora'nın ilkokula kayıt stresini ve sünnet problemlerini yaşadık. Sünnetin muhakkak çocuk cerrahı yada üroloji doktorları tarafından yapılması gerektiğini, ne kadar iyi doktor olduğu söylense de genel cerrahlar tarafından yapılmaması gerektiğini de yeni öğrendik.
Ve sünnetin mümkünse ilk 1. yaşa kadar yapılmasını, genel anesteziyle bile dahi olsa ileri yaşlarda çocukta pek çok problem yarattığını da öğrendik.
Evet, bu sene pek çok şey öğrendik, özellikle sağlıkla ilgili.
İnşallah 2008'in ikinci yarısı problemsiz ve huzurlu geçer.
İşte, uzun süredir içinde olduğum yoğunluğun onlarca sebebinden sadece öne çıkanlar bunlar. Daha fazla yazarak sizleride sıkmak istemiyorum, çünkü blogumda sıkıcı ve üzücü şeylerden bahsetmeyeceğime dair kendi kendime söz vermiştim. Ancak merak eden bazı arkadaşlarım için bunları yazmak zorunda hissettim kendimi.
Şimdi Sevgili Nüket'in muhteşem zebra kekinden bahsetmek istiyorum.
Daha önceden BURADA bahsettiğim ziyaretimizde Nüket'in bizim için hazırladıklarından bir tanesi de zebra kek idi. Kakaolu kısımdaki, kakaonun azlığı sebebi ile alıştığımız zebra kek görüntüsünde olmasa bile, ben hayatımda bu kadar güzel bir kek, sınırlı sayıda yemişimdir. Muhteşem demek az kalır diyorum ve tarife geçiyorum.
Malzemeler;
*4 yumurta ( oda sıcaklığında )
*6 kahve fincanı şeker,
*4 kahve fincanı soda,
*3 kahve fincanı sıvıyağ,
*9 kahve fincanı un,
*1 adet kabartma tozu,
*1 adet vanilya,
*1 çorba kaşığı kakao.( Aslında 3 kaşık olursa renk kendini daha iyi belli edecektir)
Hazırlanışı;
*Kakao hariç tüm malzemeyi sırasıyla karıştırın ve çırpın.
*Hamuru ikiye ayırın ve birine kakaoyu karıştırın.
*26 cm'lik kelepçeli kek kalıbına sırasıyla ve birbirinin üstüne gelecek şekilde bir kepçe sade, bir kepçe kakaolu olmak üzere, sıra sıra hamurdan dökün. Hamurları kalıbın ortasına gelecek ve üst üste olacak şekilde dökün ve bastırıp, karıştırmayın.
*Tüm hamur bittikten sonra, önceden 175 derecede ısıtılmış fırında 45 dakika pişirin ve soğuduktan sonra, kalıptan çıkarıp servis yapın.
NOT; Nüket'in bu kek ile ilgili uyarısı, malzemeleri fazla çırpmayın şeklindedir. Mümkünse mikserde değil, el çırpıcısında oda fazla olmadan karıştırma yöntemiyle yapılmasını önermektedir. Afiyet olsun.

zebra kek 008

GALETA UNLU POĞAÇA

galeta unlu poğaça 010

Bora her yaptığım poğaçaya kusur bulup, "illaki okulda yediğim poğaçadan isterim" diye tutturunca, okula gidip tarif almaktan başka çaremiz kalmadı. Okulda yemekten sorumlu Birsen ve Leyla Teyze'den poğaça tarifi istedğimde çok güldüler ve hemen hemen tüm çocukların bu poğaçayı annelerinden istediklerini ve velilerin pek çoğunun tarif istemeye geldiklerini söylediler. Artık okulda arkadaşlarla yendiğinde tadı bir başka mı oluyor nedendir bilinmez, tüm çocukların favorisi bu poğaça tarifini sizlerle paylaşmak istedim.
Malzemeler;
*2 yumurta,
*1 paket tereyağı( 250 gr ve oda sıcaklığında )
*1 su bardağı zeytinyağı,
*1 su bardağı yoğurt,
*2 paket kabartma tozu,
*tuz
*250 gr peyaz peynir ( rendelenmiş olacak )
*Aldığı kadar un ( kulak memesi yumuşaklığında olup, fazla sert olmamalı)
*Üstü için yeterince galeta unu
Hazırlanışı;
Tüm malzeme karıştırılarak güzelce yoğurulur. Rendelenmiş peynir en son hamura katılarak, hamurla iyice karışması sağlanır. Hamurdan ceviz kadar parçalar alınıp, yuvarlanır ve üst kısımları galeta ununa bulanır. 180 derecede önceden ısıtılmış fırında pişirilir. Afiyet olsun.
Not;Bu poğaçayı okullar henüz kapanmamaışken yapmıştım. Diğer poğaçalardan farkı peynirin hamurun ortasına konmayıp, tamamına karıştırılıyor olması. Böylece peynir sevmeyen çocuklar dahi hamurun içinde anlamadan yiyebiliyorlarmış.